YOL KİMİN?

 




Bir gün bir sohbette denk gelmişti kalbim şu cümleye ‘’ Allah bu yolda sallar ama yıkmaz’’ diye.

Beni o kadar etkiledi ki…

Tekrar tekrar okudukça etkileniyorum.

Bu yolda yanımızda kim var? Kime sığınıyoruz?

Paraya mı, yüksek yüksek mevkide bulunan tanıdıklara mı?

Sığınak kim?

O’ndan (c.c) başka dost ve yardımcı olmayacağını bile bile ardına sığındığımız ne, neler?

Herkes bu dünya denen yolda yürür. Kimi dünyalıkların verdiği sarhoşlukta boğulur, yıkılır ve kalkamaz.

Kimisi de Allah’a güvenir. Tevekkeltü al’Allah diyerek Allah’a yaslar gönlünü.

Allah imtihan eder kulunu kendisine yakınlaştırmak için. Sallanırız belki imtihanın ağır denizinde. İslam üzere olunca yolumuz sallansak da ‘’Allah bizimledir’’ ayetinin sıcaklığı kaplar yüreğimizi. Yıkılmayız işte o zaman.

Mesele yüreği Allah’a yaslayabilmek işte.

Yaslayabilirsek eğer; imtihanımız yola ne için çıktığımızın ve kiminle çıktığımızın tercümanı olur.

Hz Mevlana ölüm gününü ‘’düğün günü’’ olarak adlandırır.

Yüreğinde nasıl da Allah’a kavuşmanın mutluluğu var öyle…

Onun düğün dediği ölüme biz korkuyla bakıyoruz.

Kaçabileceğimizi sanıyoruz. Çıkış arıyoruz, kaçış arıyoruz ama yok!

Korkunun ecele faydası yok, der ya büyükler tam da yerine yerleştirdi aklımdaki taşları.

Belki günahlarımızın karşılığını almaktan korkuyoruz.

Burada kalabalığın ihtişamıyla oyalanmak hoşumuza giderken ‘’Ağızların tadını bozan ölümü çokça hatırlayın’’ hadisini hatırlamak işimize gelmiyor belki de.

Kaçış yok ama.

Ama kaçış yok.

Kimin yolunda kim için yaşıyoruz, sorusunu oturup biraz düşünmek gerekiyor sanırım.

Sallanalım ama yıkılmayalım Allah’ın izniyle…

Sibel HASKÖY

15.09.2020/ 23.22

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

Popüler Yayınlar