GÖNÜL DAĞI🕊
Bismillah
İnsan
büyüdükçe gönlünün bir yerlerine sıkıştırıverdiği dağları da kocaman
oluveriyormuş. Koskocaman bir sabır dağı inşa edip sığınmaya çalışıyormuş. Oysa
insan; aciz, yorgun, yapayalnız. Dağ kocaman olsa kaç yazar?
Sabra
rıza gösterin derler. Sabır neydi ki, ne demekti? Terim anlamını sorsan herkes bilir.
Peki ya hayatına kim terim olarak anlam kazandırıyor?
İçime gizli
kuyular saklanmış gibi. Artezyen olup çıkmasa bir gün, gün yüzüne.
Çünkü
insan insanı o kadar iyi anlamaz ki…
Şair der
ya; ‘’ insan insanı ya tam anlayamadı ya da tamamlayamadı’’
Tamamlanamamışların
çaresizliği sinmiş üzerimize.
Sinenler
sine’mde yük. İnsan yüküyle bilinmez mi zaten? Yükü olmasa insan, insan olur mu
hiç?
Hiçlik makamı
der tasavvuf ehli. Ölmeden ölünüz derler. Bu kavramlar ehli dünya olan nefsime
çok yabancı sanırım. Ben bu dünyaya yabancıyım.
Zarifoğlu’nu
anmadan geçemem; ‘’Affedin beni daldığım olursa eğer, neyleyim gönlümce değil
bu olup bitenler.’’ Gönlümüzce değil. Gönlümüzce olmayana sabretmek gerekmez mi
zaten? Sabır kelimesi araladı şimdi
perdesini.
Hep şu
ayet dolanıyor zihnimde, nefsime ağır gelen ‘’Allah’tan sabır ve namaz ile
yardım dileyin.’’ (Bakara Suresi 153. Ayet)
Dağ kocaman,
herkesin dağı kendince büyük belki.
Gönlün
dağına yazmak gerek; Allah daha büyük.
Hayırlı
geceler.
Sibel Hasköy
27.01.2021/00.28
Yorumlar
Yorum Gönder